Bir noktada hepimiz benzer bir motivasyonla başlıyoruz: “Bir proje yapayım. Hem topluma katkı sağlarım hem de CV’ye güzel durur.” İlk bakışta oldukça masum bir düşünce bu. Ama zamanla bazı projeler sadece birer başlık, birer madde haline geliyor. Sunumu yapılmış, logosu tasarlanmış, hatta yarışmalara bile katılmış… Ama dokunduğu kimse yok, çözdüğü gerçek bir problem de yok.
Peki biz neden “bir şey yapan” gibi görünmeyi, gerçekten bir şey yapmanın önüne koyduk?
Girişimcilik Etiket Değil, Eylemdir
Son yıllarda “genç girişimci” olmak, neredeyse bir rozet gibi takılıyor. LinkedIn biyografilerinde “X projesinin kurucusu” unvanı havada uçuşuyor. Ama bazılarını biraz kurcaladığında içi boş sunumlardan başka bir şey bulamıyorsun. İşte burada ince bir ayrım başlıyor:
Bir projeyi başlatmak başka bir şey, onu sürdürülebilir hale getirmek bambaşka bir şey.
Gerçek girişimcilik; problem çözmekle, insanlara fayda sağlamakla, defalarca denemekle ve çoğu zaman başarısız olmakla ilgili. Sadece “bir fikrim var” değil, “bu fikri denedim ve işe yaradı (veya yaramadı ama yeniden deniyorum)” diyebilmektir mesele.
Yarışmalar İçin Değil, İnsanlar İçin
Elbette yarışmalara katılmak, sunumlar yapmak, destek almak çok değerli. Ama bir projeyi sadece jüri üyeleri etkilensin diye tasarladığında, o projeyi yaşatacak motivasyonu da kaybediyorsun. Çünkü gerçek kullanıcı geri bildirimi jüriden değil, sahadan gelir.
Gerçek bir girişimci olmak için illa yatırımcı bulmak, şirket kurmak gerekmez. 10 kişinin hayatını kolaylaştıran, 1 kişinin bile yüzünü güldüren bir fikir; 100 slaytlık sunumlardan daha anlamlıdır.
Gençsin Diye Küçük Düşünmek Zorunda Değilsin
“Ya ben daha liseliyim, elimde ne var ki?” demek çok kolay. Ama bugünün dünyasında en büyük sermayen, merakın ve internet bağlantın. Ücretsiz araçlarla web sitesi kurabilir, anket açabilir, kitle toplayabilirsin.
İyi bir fikir, büyük kitlelere ulaşmadan önce küçük gruplarda test edilir. 5 kişinin katıldığı ama onların gerçekten fayda gördüğü bir etkinlik, binlerce kişinin haberini bile almadığı bir projeden katbekat değerlidir.
Ne Yazdığını Değil, Ne Ürettiğini Sor
Bir projeyi anlatmadan önce kendine şu soruyu sormak iyi bir filtre olabilir:
“Bu yaptığım şey benden başka kimin işine yaradı?”
Eğer bu soruya net bir yanıtın varsa, o girişim gerçek bir girişimdir. CV’ye yazmasan da olur, zaten konuşulur. Ama sırf CV’de dursun diye yapılan işler bir süre sonra senin bile gözünde anlamını yitiriyor.
Son Söz
Girişimcilik sadece logosu olan fikirler üretmek değil; fayda üretmekle, bir problemi çözmek ve sorumluluk almakla ilgilidir. Herkesin girişimci olması gerekmez ama bir işe gerçekten niyet ettiysen, sadece görünür değil, etkili olmaya çalış.
Çünkü sonunda önemli olan senin ne yaptığını iddia ettiğin değil, kimin sana “iyi ki yaptın” dediğidir.
Collective Spark 