Emirgan Korusu Köşkleri: Sarı, Pembe ve Beyaz Köşk
Serimizin bu bölümünde; Lale Festivali ile ünlü, İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı, eski adı Feridun Bahçeleri, şimdiki adıyla Emirgan Korusu olan bu yerdeki birbirinden güzel üç köşke göz atacağız.
Öncelikle kısaca Emirgan Korusu’ndan bahsetmek gerekirse; koru, İstanbul Boğazı kıyısında, 47,2 hektarlık bir alanda sırtlar ve yamaçlar üstüne yayılmıştır ve çevresi yüksek duvarlarla çevrilmiş durumdadır.
17. yüzyılda Sultan IV. Murat’ın Revan Seferi sırasında, Revan Kalesi kumandanı olan Emir Mirgünoğlu, kalenin fethinden sonra affedilerek Emirgan’da oturmasına izin verilmiştir. Bugün Emirgan adı buradan gelmektedir.
Yüzyıllar boyunca birçok kez el değiştiren koru, 19. yüzyılda Osmanlı Padişahı Abdülaziz tarafından Mısır Hidivi İsmail Paşa’ya verilmiştir.
Yazımızın konusu olan köşkler ise 1871-1878 yılları arasında yaptırılmıştır. Emirgan Korusu, 1940 yılında dönemin İstanbul Belediye Başkanı Lütfi Kırdar tarafından kamulaştırılarak park olarak düzenlenmiş ve 1943 yılında halka açılmıştır.
Yukarıda da bahsettiğim üzere Emirgan Korusu, Lale Festivali ile ünlüdür. Her yıl nisan ayında düzenlenir. Renk cümbüşü içinde açan laleler, koruyu adeta cennetten bir bahçeye dönüştürüyor.
Sarı Köşk
Üst katında üç oda bir salon, alt katta dört oda, hol ve mutfak ve bodrum katından ibarettir.
Süsleme sanatının en ince özelliklerini taşır. İç tavanda çiçek motifleri, yağlı boya figürler; dış cephe süslemeleri, oyma el sanatının tipik örneğidir. Sarı rengi, beyazla birlikte motife edilmiş bir kuş evini andıracak şekilde dekore edilmiştir.
19. yüzyıllarda Osmanlı dönemi ağaç işçiliği, mimari yapılara daha sıcak bir atmosfer sağlamıştır.
Malzeme olarak ceviz, elma, çınar, ıhlamur, abanoz, gül ve meşe ağacı kullanılmış; natüralist çiçek motiflerinin ağırlık kazanmasından, üçgen, yıldız, zikzak, baklava ve çokgen türü geometrik kompozisyonların kullanılmasından; sedef, fildişi, baga, altın, gümüş gibi ağaç dışında yardımcı başka malzemelerden de yararlanılarak farklı bir üslup oluşturulmuştur. Bu yüzyılda çiçek bezemesi, ağaç işlerinin tümünü kaplamıştır.
Batı etkisinde kalarak seçmeci üsluplar, rokoko, barok ve ampir üsluptaki bezemeler, bu yapıtların içini zenginleştiren unsurlardır. Yüksek tavanlar zengin kalem işleriyle süslenmiştir.
Narçiçeği, gül, karanfil, yasemin ve lalelerle bezeli duvarlar, tavanlar altın varaklarla kaplıdır. Alt katın önünde, Boğaz’a bakan dar şerit, iki set olarak teras hâline getirilmiştir. İstinat duvarları, sarı Kandıra taşından örülmüştür.
Köşk, tekdüze kirli sarı renginden çıkarılıp beyaz-sarı karışımı boyanınca, bir kuş yuvası güzelliğini kazanmıştır. Havuzun çevresindeki yola bakan istinat duvarları, granit Gebze taşından örülmüştür.
Pembe Köşk
Korulukta İsmail Paşa tarafından yaptırılan üç köşkten biri olan Pembe Köşk, iki katlı tam bir Osmanlı evi üslubundadır. Ahşap kaplamalı, ismine uygun olarak sardunya pembesine boyatılmış, pembe renkli bir köşktür.
Köşke giriş üç kapıdan yapılır: protokol kapısı, ön kapı ve personel kapısıdır.
Ön girişte, büyük ve geniş bir salon ve salona açılan iki oda; protokol kapısı girişinden ise gizli bir oda daha mevcuttur. Salondan ikinci kata geniş bir merdivenle çıkılır.
İkinci katta ise merdivenden çıkınca geniş bir salon, salona açılan iki büyük oda, ayrıca koridora geçince beş büyük oda ve iki küçük sandık odası daha vardır.
1982 yılında Turing tarafından onarımı yapılan köşk, Ocak 1995’te İstanbul Büyükşehir Belediyesine devredilmiştir. Köşkün içindeki çeşme ve bahçesindeki çeşmenin mermerlerindeki ince el işi sanatı raspalanarak temizlenmiş ve eski yerlerine yerleştirilmiştir.
1995 Şubat ayında belediye tarafından başlatılan bu tadilatla Pembe Köşk, büyük bir bakımdan geçirilmiştir. Büyük bir ihtimam ve dikkatle, ince el işi sanatının tüm örneklerine ve paha biçilmez tarihi değerine saygı gösterilerek, eski orijinal hâline uygun renkte ve özellikte; çatısı dâhil tamamen onarılmıştır. Dış ve iç cephe boyaları raspalanarak yenilenmiş; alaturka döşemeleri yenilenip cilalanmış, bahçe düzenlemeleri yapılmıştır.
İçerisi, sedirleri ve önlerinde gümüşletilen sinileriyle Batılılaşma dönemi öncesi Türk evi üslubunda döşenmiş ve dış mimarisinin gereğine uyulmuştur.
Beyaz Köşk
Beyaz Köşk, Pembe Köşk’ten sonra korunun zirvesine çıkarken karşımıza çıkan ikinci köşktür. Diğer iki köşk ahşap olup bu köşk kagirdir. Bu köşkün önünde fıskiyeli bir havuz vardır.
Tepeye doğru tırmandıkça Boğaz manzarası güzelleşmektedir. Bu köşkün önünden Boğaz manzarasını kesinlikle seyretmelisiniz. Kareye yakın dikdörtgen planlı, iki katlı, ahşap bağdadi sıvalı köşkün sütunlu giriş kapısından sonra geniş bir salona girilir. Bu salonun iki tarafında odalar sıralanmıştır.
Salondan iki yönlü bir merdivenle çıkılan ikinci katta, alt kat planı aynen uygulanmıştır. Köşkün çatısı ahşaptır. Köşk bir kafeterya şeklindedir.
Merkezi planlı yapının ortasında, üst kata çıkan merdivenleri aydınlatan üç adet üstü yuvarlak kemerli büyük pencere bulunur. Yapının sağında ve solunda simetrik olarak birer balkon yer alır.
Cıvıl cıvıl bir günde (Mümkünse Nisan ayında) ziyaret etmenizi tavsiye ettiğim bu yer, sizi şehrin kalabalığından ve yoruculuğundan kısa bir süre de olsa kurtaracaktır. Benden size bir tavsiye; gezerken kendinize bir top dondurma ısmarlayın!
Kaynakça:
- Emirgân Korusu. Vikipedi. https://tr.wikipedia.org/wiki/Emirg%C3%A2n_Korusu
- Turan Akıncı. Emirgan Korusu Sarı Köşk. https://www.turanakinci.com/emirgan-korusu-sari-kosk
- Turan Akıncı. Emirgan Korusu Pembe Köşk. https://www.turanakinci.com/emirgan-korusu-pembe-kosk
- Turan Akıncı. Emirgan Korusu Beyaz Köşk. https://www.turanakinci.com/emirgan-korusu-beyaz-kosk

